Pazar akşamı şans eseri de olsa Fenerbahçe- Diyarbakırspor maçını izleme fırsatım oldu..
Liseden arkadaşlarla falan buluşacaktık, aramızda "sizin bu seneki golcüleriniz Hakan Şükür ile Hagi " diye kandırdığım kız arkadaş dışında Fenerbahçeli de yoktu aslında..
Maça dönmek gerekirse Ziya Doğan'nın son dakikalarda 5.stoperini almak dışında yaptığı tüm hamlelerini taktir ettiğimi söyleyebilirim..
Kısıtlı imkanlar ile büyük işler yapmaya çalışıyor Ziya hoca, kendisinden ve takımınından pek haz almasam da yiğidi öldürsek de hakkını yememek lazım..
Diyarbakırspor bizim 3 gün önce 3 yediğimiz, rakibin 2 topunun da direkten döndüğü, en az iki misli kadar topu da kalecimiz İvankov'un zor bela savuşturmak zorunda kaldığı takımdan puan almayı başardı..
Peki Ziya Doğan' ın takımında bizde olmayan ne vardı diye bakarsak..
* Öncelikle rakipten daha fazla mücadele etmedikleri taktirde çok rahat 5'lik olabileceklerini bilen bir takım..(Bizim ilk büyük yanlışımız burdaydı zaten, tek tek isim vermek gerekirse de Giani Kirita ve Bekir Ozan ve Ozan İpek)
* Daha sonra oyun disipilininden bir an olsun kopmayan ve kendi egolarını takım bütünlüğünün arkasında tutan 11 adet asker..(Burda verebileceğim tek isim Volkan Şen)
* Son olarak da kibarlığı ve centilmenliği arka planda bırakmış, taktik faul yapmaktan korkmayan ve üstüne üstlük gözü karalıkları ile de rakibe bu işin o kadar kolay olmayacağını kabul ettiren inançlı futbolcular vardı Saraçoğlu'nda..(Mesela Semih'e her türlü imkanı tanıyan Ömer Kaptan ve Zapo' ya karşılık Diyarbakır'ın savunmasında Erdinç gibi çirkeflik yapmaktan hiç bir şekilde gocunmayan ve bu yönüyle de Semih'i oldukça ürküten, rahat oynatmayan bir savunmacı vardı.)
Yine aynı şekilde 70 dakikayı "0" faulle tamamlayan Bekir Ozan'a karşılık Diyarbakır'da benim futboluna ve mücadelesine 5 seneden beri her izlediğim maçında hayran kaldığım Barış Ataş diye bir futbolcu vardı orta sahada..)
Bu saydıklarım dışında da çok büyük artıları yoktu Diyarbakırspor takımının..
Benim Fenerbahçe maçında önce şurdaki yazıma çok uygun bir oyun oynadılar..
Orta sahada uyguladıkları müthiş pres ile Emre-Baroni ikilisine top kullandırmadılar..
Böylece rakibin tüm bağlantılarını merkezden kesmiş oldular ve Fenerbahçe'nin en büyük kozu Alex'i etkisiz bıraktılar.
Bunların dışında Diyarbakırspor takımına baktığımzda ileride kullandıkları Tazameta-Bebbe ikilisinin toplamı bizim Sercan'ın bir bacağı eder mi sizce?
Peki Ali Tandoğan ile iki adet Adnan'ı eşit kollu terazi ile ölçsek hangi taraf ağır basar?
Ya da kaleci Gökhan bizim İvankov'dan çok mu iyi?
Ya Bessim Abbas Keçeli'den kaç gömlek üstün?
Sonuç olarak bizim yiyemediğimiz naneyi Diyarbakırspor yedi.
Ne diyelim Afiyet Olsun Ziya Doğan..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder