Uzun oldu nefes bile almayalı..
Şampiyonluk bize göre değilmiş..
24 saat hesap yapmaya,bu sevdayı yaşamaya alışıktık da,böyle olmaya değildik..
Yavaş,yavaş dönüyoruz tekrar insanlığa..
Hayata..
Yaşamaya..
Derken..
TV açık,bir spikerin sesini duyuyorum..
Cümlesine Şampiyon Bursaspor diye başlıyor..
Şaşırıyorum..
İnanamıyorum..
Tekrar aklıma geliyor,yaşadıklarım..
16 Mayıs Pazar'ının saat 21:30 ile 22:00'si arasında yaptıklarım..
8 yılımı,çocukluğumu,gençliğimi heba ettiğim,mabedimin bana ayrılan yeri Maraton Tribününde çevremizdeki en az 100-200 kişi bizden gelecek bir mimiğe konsantre olmuşken..
Onurlu İlahi Adalet olmasaydı..
Alex'in o vuruşu girseydi,hadi kendimi geçtim..
Ben nasıl söylerdim o kadar kişiye..
Dedim ya bakın yine oldu..
Yine daldım o an'a..
Ama buldum..
Evet evet buldum..
Kurtulmanın tek yolu,terapi..
Tavsiye ederim..
Ne terapisi soruna da verilecek bir cevabım var..
''Sorumluluk'' Terapisi..
O ne alaka diyebilirsiniz..
Hemen açıklayayım..
Sonuçta,buralara arkamızdaki binlerce akrabamızın dualarıyla geldik..
Şimdi onların dilinden dökülen tek bir kelime var..
''Çaldırın oğlum,çaldırın..İstiklal Marşı'mızı..Çekin oğlum,çekin..Avrupa'da Bayrağımızı Göğdere Çekin''
İşte bunun sorumluluğundayım bende..
Ertuğrul Sağlam'ın anne-babasına olduğu gibi..Bende/bizde sorumlu olmamız lazım..
Buna göre adımlar atmamız lazım..
Anca böyle atabiliriz üzerimizden rehaveti..
Devam etmeliyiz,tarih yazmaya..
Bazen bir şakayla;''Her Türlü İspanyol Oyunlarına Rağmen,R.Madrid Hegomonyasını Yıkacağız'' diyerek..
Ama bir sözümüz daha var..
Şampiyonluk Görmeden Yitirilen Yüreklere..
Bende vardım Sakarya'da düşerken aynı zamanda yaşlar dökülen o gözlere..
Kaç aydır,bizim için göğe doğru dualarla açılan o öpülesi ellere..
2010 Yılında Ne Yapıp Edip..
Koymalıyız Real Madrid'lere..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder