4 Nisan 2010 Pazar

Bunun Adı Devrim !

Göründü..
Dün gece o kupa,o devrim göründü..
Hiç olmadığı kadar..
Hiç yaklaşmadığımız kadar..
Hiç hissetmediğimiz kadar hissettim dün gece..
Stada ilk girdiğin andan,Necati'nin gol attığı anda dahil,çıktığım ana kadar hep hissettim..
Hiç hissetmediğim kadar..
Ne Antalya'nın sahtekar bazı futbolcuları,ne kart göstermeyi sadece bizim futbolculara gerçekleştiren hakem,ne de puan kaybımızı dört gözle bekleyen zavallılar durdurabildi bizi..
Biz gidiyoruz,bir şey demeden..
Kahramanlarımıza;Ruhumuzu Huzura Erdirmeye
O Kadar Yakınsınız Ki..
Diyor..
İstanbul'a;Teslim Ol diyoruz..
Biz gidiyoruz..
Real Madrid'e koymaya gidiyoruz..
Evet ellerde birayla söylüyoruz..
Ama kafaları çekmiyoruz..
Kafaları çekmeden dalıyoruz hayallere..
Bazen Volkan Şen'in bir bencilliğinde,bazen Sercan'ın muhteşem bir vücut çalımında,bazen Odam Kireç'i söylerken kendimde görüyorum bunu..
Hiç bir şey demeden..
Maç sırasında heyecandan kalbim çıkacak iken,maçtan sonra gözlerden yaşlar süzülürken
Haykırıyorum..
Bu Taraftar Sizinle Gurur Duyuyor diye..
Evet Gurur Duyuyorum..
Hiçbir şeyden bu kadar duymadım gurur..
Ömer Erdoğan'ın bir mutluluğu,İvankov'un yüzündeki bir tebessümde,Ertuğrul Sağlam'ın ise çaktırmadan Şampiyon Oluyoruz demesinden gurur duyuyorum..
Maçtan Sonra Özlüce'ye gidip onlarla ne kadar gurur duyduğumuzu anlatmaktan,3 tane malum takımın korkudan gebermesinden,Şampiyonluk şarkılarının ilk kez bu şehirde söylenmesinden gurur duyuyorum..
Sevdamızı anlatmaya,Şampiyonluğu yaşamaya geliyoruz..
Bekle bizi güzel Başkent'imin güçlü insanları..
Pazar günü Ankara'ya akıyoruz..

Hiç yorum yok: